top of page

Kamu görevinden, meslekten veya görev yapılan teşkilattan çıkarılan ya da ilişiği kesilenlere, mali ve sosyal hakları nasıl ödeneceği, başka yerde çalışılması halinde ödemenin nasıl yapılacağı?

  • Yazarın fotoğrafı: Avukat Gülizar DÖNMEZ
    Avukat Gülizar DÖNMEZ
  • 6 Ağu 2024
  • 4 dakikada okunur



 DANIŞTAY KARARI BÖLGE İDARE MAHKEMESİ KARARLARI ARASINDAKİ AYKIRILIĞIN GİDERİLMESİ İSTEMİ HAKKINDA KARAR

T.C. DANIŞTAY . İdari Dava Daireleri Kurulu Esas No: 2023/32 Karar No: 2023/37 E sayılı Kararında, ' ... 7075 sayılı Olağanüstü Hal İşlemleri İnceleme Komisyonu Kurulması Hakkında Kanun Hükmünde Kararnamenin Değiştirilerek Kabul Edilmesine Dair Kanun'un "Kararların uygulanması" başlıklı 10. maddesinde; "Kamu görevinden, meslekten veya görev yapılan teşkilattan çıkarılan ya da ilişiği kesilenlere ilişkin başvurunun kabulü hâlinde karar, kadro veya pozisyonunun bulunduğu kuruma, ...bildirilir. Kamu görevine iade edilmesine karar verilenlerin eski kadro veya pozisyonuna atanması esastır Kurumlar, bildirim veya atama teklif tarihini takip eden otuz gün içerisinde atama işlemlerini tamamlar İlgililerin kamu görevinden çıkarılmasına ilişkin kanun hükmünde kararname hükümleri, bu fıkrada belirtilen kişiler bakımından tüm hüküm ve sonuçlarıyla birlikte ortadan kalkmış sayılır. Bu kapsamda göreve başlayanlara, kamu görevinden çıkarılma tarihlerini takip eden aybaşından göreve başladıkları tarihe kadar geçen süreye tekabül eden mali ve sosyal hakları ödenir. Bu kişiler, kamu görevinden çıkarılmalarından dolayı herhangi bir tazminat talebinde bulunamaz" hükmüne yer verilmiş olup, anılan düzenlemenin son cümlesi Anayasa Mahkemesi’nin 30.06.2022 tarih ve E:2018/137, K:2022/86 sayılı kararı ile iptal edilmiştir. OHAL KHK’larıyla doğrudan kamu görevinden, meslekten veya görev yapılan teşkilattan çıkarılan ya da ilişiği kesilen kişilerin Komisyon tarafından görevlerine iade edilmeleri durumunda aslında, "görevden çıkarılma" işleminin hukuka uygun olmadığı keyfiyetinin, yargı makamlarına başvurulmadan, idare tarafından kabul ve tespit edilmesi anlamına gelmektedir. Bu durumda olan kişiler açısından, ilgililerin mülkiyet hakkına, mali ve sosyal haklardan mahrum edilmek suretiyle hukuka aykırı bir şekilde sınırlama getirildiği anlaşılmaktadır. 7075 sayılı Kanun'un 10. maddesinde yer alan "Bu kapsamda göreve başlayanlara, kamu görevinden çıkarılma tarihlerini takip eden aybaşından göreve başladıkları tarihe kadar geçen süreye tekabül eden mali ve sosyal hakları ödenir." ibaresi de mülkiyet hakkına yönelik bu sınırlamanın sonuçlarının ortadan kaldırılmasına yönelik bir düzenlemedir. Anılan düzenlemede, ödeme için getirilen tek şart, kişiler açısından getirilen bir şart olup, "kanun hükmünde kararname ile kamu görevinden ihraç edilme ve Komisyon kararı ile kamu görevine iade edilme" şartıdır. Bu durumda, OHAL komisyon kararı ile hukuka aykırı bir şekilde görevden çıkarıldığı anlaşılan kişiler bakımından, açıkta kaldıkları döneme ilişkin yapılan mali ve sosyal hak ödemeleri aslında hukuk devletinde idarenin, hukuka aykırı olarak tesis ettiği işlemlerin sebep olduğu zararı gidermesi anlamına gelmektedir. İdarenin o döneme ilişkin, 7075 sayılı Kanun'un 10. maddesi kapsamında yapacağı ödeme, ihraç işlemi hiç olmasaydı kişinin elde edeceği hakları ona tekrar sağlama; yani bir nevi eski hâle getirme ilkesi kapsamında yapılan bir ödemedir. Mülkiyet hakkına yönelik bu sınırlama nedeniyle oluşan mağduriyetin giderilebilmesi de; hukuka aykırı olarak tesis edilen ihraç işlemi hiç tesis edilmese idi kişinin elde edebileceği kazanımların kendisine geri ödenebilmesiyle mümkün olabilecektir. 7075 sayılı Kanun'un 10. maddesinin 1. fıkrası kapsamında ilgililere yapılacak mali ve sosyal hak ödemesi bir tazminat ödemesi olmayıp, idarenin hukuka aykırı olarak tesis ettiği işlem nedeniyle ilgililer açısından mağduriyetin giderilmesi amacıyla yapılan bir ödeme niteliğindedir. Bu ödemelerin, tazminat kapsamında kabul edilmemesi gerektiği aslında kanunkoyucu tarafından da vurgulanmıştır. Kanun koyucu tarafından, adı geçen fıkrada "Bu kişiler, kamu görevinden çıkarılmalarından dolayı herhangi bir tazminat talebinde bulunamaz" cümlesine yer verilmiştir. Öte yandan, bu kapsamdaki ilgililerin tazminat talep edemeyeceğine yönelik düzenleme ise, Anayasa Mahkemesi tarafından hukuka aykırı bulunarak iptal edilmiştir. Ayrıca, anılan kanuni düzenlemede, "kişinin meslekten çıkarıldığı tarihten Komisyon kararıyla görevine iade edildiği tarihe kadar geçen sürede alması gereken mali ve özlük haklarının bu sürede elde ettiği gelirleri olup olmadığı araştırılarak, varsa bu tutarlar mahsup edildikten sonra ödenmesi gerektiği" şeklinde bir ibarede bulunmamaktadır. Yukarıda aktarılanların ışığında, Kanunda da öngörüldüğü üzere, OHAL kapsamında çıkarılan bir KHK'yla kamu görevinden çıkarılanlardan yine OHAL Komisyonu kararıyla görevine döndürülenlerin açıkta geçirdikleri süreye ait tüm malî ve sosyal hakların idare tarafından ödenmesi gerekmektedir. Açıkta geçirilen bu dönemde, kamu ile hiçbir ilgisi bulunmayan kişilerin, yani iradeleri dışında görevlerinden ihraç edilen ve bu nedenle kamuya karşı bir yükümlülüğü olmayan ilgililerin, hayatlarını idame ettirmek için elde ettikleri gelirlerin kendilerine yapılacak ödemelerden mahsup edilmesi kanunen mümkün değildir. Zira kanun kapsamında yapılan ödeme bir tazminat ödemesi olmayıp, hukuka aykırı olarak tesis edilen işlem nedeniyle eski hale getirmek için yapılan bir ödeme niteliğindedir. Kanun koyucu tarafından da, açıkta kalınan dönemde elde edilen kazancın mahsup edileceğine ilişkin bir düzenleme de yapılmamış olup, davalı idarenin hiçbir açıklama veya mevzuata dayanmadan, kanun koyucu gibi, yorum yapmak suretiyle ihraçta geçirilen sürede elde edilen kazancın ödenecek olan mali ve sosyal haklardan mahsup edilmesi gerektiği şeklinde gerekçe göstererek eksik ödeme yapması, yürütmenin yasama yerine geçip karar vermesi anlamı taşıdığından kuvvetler ayrılığı ilkesiyle bağdaşmamaktadır. Öte yandan, iradesi dışında idarenin hukuka aykırı olarak tesis ettiği işlem nedeniyle görevlerinden ihraç edilen kişilerin açıkta kaldıkları dönem boyunca elde ettikleri gelirlerin, mülkiyet hakkı kapsamında kabul edilen mali ve sosyal haklarından mahsup edilmesi hukuka ve hakkaniyete de uygun düşmemektedir. Bu itibarla, OHAL işlemleriyle ihraç edildikten sonra OHAL Komisyonu kararına istinaden yeniden görevine başlatılanlara, 7075 sayılı Kanunun 10/1 maddesi kapsamında "göreve başlayanlara, kamu görevinden çıkarılma tarihlerini takip eden aybaşından göreve başladıkları tarihe kadar geçen süreye tekabül eden mali ve sosyal haklarının ödeneceği" açıkça kurala bağlandığından ve bu kuralda herhangi bir istisnaya yer verilmediğinden, başka bir anlatımla açıkta geçirilen sürede elde edilen kazancın ödenecek olan mali ve sosyal haklardan mahsup edileceği şeklinde ayrıksı bir düzenleme yapılmadığından, ilgililere başvurusu üzerine ihraç edildiği tarihi izleyen aybaşından göreve başladığı tarihe kadar geçen süreye ilişkin maaş ve sosyal haklarının tam ve eksiksiz olarak ödenmesi gerekmektedir. Açıklanan nedenlerle, aykırılığın, açıkta kalınan dönemde elde edilen gelirlerin mahsup edilemeyeceği yolundaki Gaziantep Bölge İdare Mahkemesi 4. İdari Dava Dairesinin kararı doğrultusunda giderilmesi gerektiği oyuyla karara katılmıyoruz. ''

 
 
 

コメント


  • Facebook
  • Twitter
  • LinkedIn

©2020, GÜVEN HUKUK VE DANIŞMANLIK OFİSİ tarafından Wix.com ile kurulmuştur.

bottom of page